Antidepresan Efsanesinin Sonu (2012)
Prof. Dr. F. Cankat Tulunay ve Dr. Tanju Sürmelinin sunuş yazısıyla
Hepimiz antidepresanları modern tıbbın mucize ilaçları olarak tanıdık. Profesör Irving Kirsch de böyle düşünüyordu; ta ki araştırması sırasında hayatının en büyük sürpriziyle karşılaşana kadar: Bildiklerimiz doğru değildi!
Nasıl olmuştu da antidepresanlar depresyonun sihirli tedavisi olarak böylesine nam salmıştı? Bu sorunun cevabı bizi klinik araştırma ile ilaç pazarlama arasında iyiden iyiye belirsizleşen bir çizgiye götürüyor. Kirsch, Bilgi Özgürlüğü Yasasını kullanarak elde ettiği verileri incelediğinde antidepresanlarla ilgili çalışmaların yüzde kırkının yayımlanmadığını ve yayımlanmayan bulguların aleyhte sonuçlar olduğunu fark etti.
Antidepresan Efsanesinin Sonu bize daha önce göremediğimiz bir gerçeği gösteriyor: Depresyon beyindeki kimyasal dengesizlikten kaynaklanan bir hastalık değildir ve antidepresanlar bütün diğer tedavi yöntemlerinden çok daha tehlikelidir, üstelik tedavi etme bakımından plasebo ilaçlardan daha etkili bile değillerdir.
Antidepresan Efsanesinin Sonu ne bir alternatif tıp kitabı ne de desteksiz atılmış bir iddia. Bu kitap, klinik tıbbın tam merkezinden çıkmış önemli bir dilek. Depresyonu yenmek istiyorsak, önce atidepresan imparatorluğunun çökmesi gerektiği gerçeğine gözlerimizi açmamız için birfırsat.
Hepimiz antidepresanları modern tıbbın mucize ilaçları olarak tanıdık. Profesör Irving Kirsch de böyle düşünüyordu; ta ki araştırması sırasında hayatının en büyük sürpriziyle karşılaşana kadar: Bildiklerimiz doğru değildi!
Nasıl olmuştu da antidepresanlar depresyonun sihirli tedavisi olarak böylesine nam salmıştı? Bu sorunun cevabı bizi klinik araştırma ile ilaç pazarlama arasında iyiden iyiye belirsizleşen bir çizgiye götürüyor. Kirsch, Bilgi Özgürlüğü Yasasını kullanarak elde ettiği verileri incelediğinde antidepresanlarla ilgili çalışmaların yüzde kırkının yayımlanmadığını ve yayımlanmayan bulguların aleyhte sonuçlar olduğunu fark etti.
Antidepresan Efsanesinin Sonu bize daha önce göremediğimiz bir gerçeği gösteriyor: Depresyon beyindeki kimyasal dengesizlikten kaynaklanan bir hastalık değildir ve antidepresanlar bütün diğer tedavi yöntemlerinden çok daha tehlikelidir, üstelik tedavi etme bakımından plasebo ilaçlardan daha etkili bile değillerdir.
Antidepresan Efsanesinin Sonu ne bir alternatif tıp kitabı ne de desteksiz atılmış bir iddia. Bu kitap, klinik tıbbın tam merkezinden çıkmış önemli bir dilek. Depresyonu yenmek istiyorsak, önce atidepresan imparatorluğunun çökmesi gerektiği gerçeğine gözlerimizi açmamız için birfırsat.